Pardus’un geleceğinin şekilleneceği Pardus’un yarını çalıştığı duyurulduğu gibi 23-24 Mart 2012 tarihlerinde yapıldı.
Çalıştay’a davet edilen yaklaşık 45 kişiden 39’ukatıldı. Katılımcılar sivil toplum kuruluşlarından , akademisyenlerden , kullanıcı topluluğu temsilcilerinden ve özel sektörden oluşan geniş bir yelpazeden oluşuyordu. Sadece ev ya da işyerinde pardus kullananlar olduğu gibi ülkemizde pardus ve linux denildiğinde otorite kabul edilen kişilerin dışında Linux dünyasında Maddog olarak bilinen Jon Hall da vardı. Proje tarafından ise ULAKBİM’in başkanı aynı zamanda da Pardus projesinin şimdiki yöneticisi Ahmet KAPLAN Geliştiricilerden Semen Cirit , Fatih Arslan , Gökhan Özbulak, Bertan Gündoğdu yeraldılar.
- GÜN
Çalıştayın ilk günü benim ve pekçok katılımcının merak ettiği yeni yönetimin duruşunun ne olacağıydı. Bu sorumuza cevap olabilecek davranışıda ancak Ahmet Kaplan’ın sözlerinden ve daha çok sözlerin satıraralarından öğrenebilirdik. Ahmet Kaplan’ın kafasında belirli fikirlerin olduğu açıktı ancak bu fikirlerini doğrudan söylemek yerine daha çok her fikre açık olduklarını göstermek amacıyla tüm önerileri dinleyeceklerini katılımcıların görüşlerine değer verildiğini yaptığı sunumda A. Murat Eren’in çalışmasından bölümlere yer vererek gösterdi. Ayrıca pardus projesinin tübitak tarafından sahiplenilmeye devam edeceğini projenin ölmediğini geliştirileceğini söyledi.
Ardından Semen cirit tarafından olması düşünülen organizasyon şemasını anlatarak geliştirmenin nasıl yapılabileceğini anlattı. Kaynak ve mutfak depo kavramlarından bahsetti , bireysel ve kurumsal sürüm etkileşimini açıklamaya çalıştı.
Sunumun ardından sorunların belirlenmesine yönelik olarak dört masaya ayrılmış olan katılımcılardan iki masanın Pardus’un olumlu yönlerinin , diğer iki masadan da olumsuz yönlerinin postitlere yazılmasını daha sonra yazılanların analiz edilerek bir sonuca varılacağı söylendi. Bu yönteme katılımcıların çoğunluğu tarafından “zaten herkes sorunların ne olduğunu biliyor bununla zaman harcamayalım” denilerek itiraz edildi. Bir süre yöntem tartışması yapıldıktan sonra katılımcıların önerisi kabul edilerek “serbest” denilebilecek bir tartışma ortamına geçildi. Tartışmada başta Necdet Yücel olmak üzere Doruk Fişek , Hakan Uygun sorunları dile getirdiler. Yine Ahmet Kaplan tarafından yazılan 17 maddelik sorun listesi 1’den 5’e kadar puanlanarak değerlendirildi değerlendirme sonucunda en önemli sorunun Başarısız proje yönetimi olduğu ortaya çıktı.
Çalıştayın üzerinde en çok durulan konularından biriside Pardus’un kendi paket yönetim sistemi olan Pisi üzerineydi. Bazı katılımcılar ve anladığım kadarıyla Maddog’da Pisi gibi paket havuzunda az görece az sayıda paket bulunan ve yaygın bir kullanımı olmayan paket sisteminde diretmenin anlamsız olduğu deb gibi daha yaygın bir paket sistemine geçilmesi gerektiği savunuldu. Bunun üzerine Onur Küçük tarafından pisi’ye neden ihtiyaç duyulduğu açıklandı Kendi adıma ben açıklamadan ikna oldum teknik yönleri konusunda bir söz söyleyemeyeceğim ancak kişisel isteğim pisi ile devam etmek çünkü ben onu seviyorum 🙂 . Paket sayısının azlığı konusunda da Ahmet Kaplan “ne yapalım 10 lira verip topluluğa paket mi yaptıralım “dedi bunun üzerine bende topluluk sizden para değil cevap bekliyor, topluluğu önemseyin, sorularına cevap verin onları geliştirici adayı olarak aylarca bekletmeyin çocuk azarlar gibi azarlamayın yeter dedim. Eğer böyle olursa paket sayısının kısa sürede artacağını zaten plo ve Pardususer.de depolarından pekçok paketin olduğunu söyledim.
- GÜN
İlk gün konuşulanların daha çok sorun belirleme olduğunu kabul edersek ikinci günüde yapılacakların ortaya konduğu bir gün olduğunu söyleyebilirim. Katılımcıların ve proje yönetimin ortaya koyduğu fikirleri özetlemek gerekirse;
- Pardus Türkçe desteğini en iyi sağlayan dağıtım haline gelmeli
- Donanım sürücü problemlerinin en aza indirilmesi için ülkeye giren donanımların linux sürücüsü olma zorunluluğu olmalı
- Pardus sadece masaüstü kullanıcılara değil sunucu , mobil ve diğer alanlara da yönelmeli.
- Dağıtım yaratıcı olmalı kendini tekrar etmemeli
- Yapılan çalışmalar uluslararası topluluğa aktarılmalı ve kabul ettirilmeli
TÜBİTAK
- Koordinasyonu yapsın
- Ar-ge çalışmalarını yapsın ya da yaptırsın
- STK’lar da yönetime katılsın*
- TÜBİTAK STK’lara devretsin projeyi, STK’ları fonlasın
- Kamu projelerini KİK’e bağlı olmadan üstlensin
- Fon ayırsın
- Üniversitelere / okullara yönelik eğitim-pazarlama faaliyetleri yapsın
- Google Summer of Code’un Türkiye’ye uygulanmısını yapsın
- Linux dağıtımı yapmak ile kendini kısıtlamasın, genel olarak özgür yazılımı desteklesin sadece Pardus’a değil özgür yazılımlara olan desteğini arttırarak devam ettirsin
- Sadece temel paketleri yapsın, gerisini topluluk halletsin
- Arkasında durarak Pardus’un marka değerini yaratsın/yükseltsin
- Kurum olarak projeyi sahiplensin
- Toplulukla daha iyi ilişkiler kursun topluluk ihtiyaçları konusunda yardımcı olsun Bireysel sürüm topluluğun yoğun katılımıyla sürdürülmeli.
- Şeffaflık ve saydamlık sağlasın
- Şirketlere/kişilere iş dağıtarak iş yaptırsın
- Standartlar konusunda takipçi olup, söz geçirmeye çalışmalı
- Basınla ilişkilerin sürekli olmalı, sağlıklı olmalı, yanlış bilgilendirme yapılmamalı
- PKD davasının çözümlenmeli
- Sunucu sürümü yapmalı
* Proje yönetimin katılımcı bir şekilde yapılabilmesi amacıyla bir Kurul oluşturulmasına karar verildi. Kurulun yapısı şöyle olacak
- Pardus çözüm ortaklarından temsilcisi
- Kullanıcı topluluğu temsilcisi
- STK temsilcisi
- Üniversite (akademik) temsilci
- Kamu kurumlarından temsilci
- TÜBİTAK temsilcisi
- Geliştirici topluluğu temsilci
- TÜBİTAK geliştirici temsilcisi
Eşitlik durumunda TÜBİTAK temsilcisi karar verecek.
Kurulun özellikleri:
- Şeffaf olacak
- Belgelendirme yapılacak (hem Türkçe, hem İngilizce)
- Projeyle ilgili her türlü kararı alacak en yetkili merci olacak
- Kurul üyeleri atama ile değil kendi temsil ettikleri topluluk topluluk tarafından seçilecek
SONUÇ
Yapılan tartışmaların ardından ortaya atılan fikirlerin sonucunda çalıştayında sonucu olarak yazabileceğimiz aşağıda iki başlıkta yazdığım konular üzerinde uzlaşı sağlandı
YOL HARİTASI
- Danışma kurulunun belirlenmesi ve kurulması
- Organizasyon yapısının belirlenmesi
- Kurumsal sürüm – uzun ömürlü, en az sayıda paketten oluşması
Bireysel sürüm – kısa ömürlü, çok sayıda paketten oluşan, son teknolojiyi takip eden bir yapıda olması
- Kurumsal sürümün tamamının TÜBİTAK tarafından desteklenmesi
- Bireysel sürümün temelinin TÜBİTAK tarafından desteklenmesi
- Tanımlanabilir, hızlı çözülmesi gereken ya da uzun süredir çözülmeyen bir ihtiyacın TÜBİTAK tarafından özel sektöre yaptırılması
- Uzun soluklu, yakın zamanda çözümüne gereksinim duyulmayan çalışmaların üniversitelere araştırma projesi olarak verilmesi
Ayrıca ;
- Pardus sertifikasyonu (eğitmen, teknik destek elemanı, kullanıcı), denk sertifikalarının belirlenmesine
- Yerelleştirme, Türkçe belgelendirme ve çevirilerin TÜBİTAK tarafından fonlanmasına
- Üniversitelerde verilen Linux eğitimlerinin koordine edilmesine
- Bir dağıtım özgür yazılım politikası belgesi hazırlanmasına
- Ankara’da kamunun, İstanbul özel sektörün toplanacağı birer etkinliğin düzenlenmesine
- CD, çıkartma ve benzeri promosyon malzemelerinin TÜBİTAK tarafından basılarak hem özgür yazılım hem de bilimsel etkinliklerde dağıtılmasına
- Geliştiricilere yönelik atölye çalışmalarının düzenlenmesi ve fonlanmasına
kararı verildi.
Çalıştaya ilişkin Necdet Yücel ‘in blog yazılarınıda (1–2–3) okumanızı öneririm. Benim çalıştaydan anladıklarım bunlardı eksikler, hatalar, yanlış anlamalar ya da yorumlamalar olabilir. Sadece benim yazımı değil diğer yazılarıda okuyarak çalıştay hakkında genel bir fikir edinebilirsiniz.
Kullanıcı topluluğunun temsilcilerinden biri olarak katıldığım çalıştayım benim açımdan en önemli iki kararı daha doğrusu TÜBİTAK adına Ahmet Kaplanın söylediği Pardus kesinlikle öldürülmediği, Bireysel sürüm’ün devam ettirileceği ve Pardus projesinin stratejik kararlarını alacak bir kurul’un kurulacağı sözleriydi. Şimdi bize düşen temsilcimizi belirlemek , bireysel sürümün gelişmesi için çalışmalar yapmak ve TÜBİTAK’ın taahhütlerini yerine getirmesini beklemek bundan da önemlisi Pardus kullanmaya devam etmek.
DAHİ ANLAMINDAKİ DE AYRI YAZILIR.
Evet biliyorum böyle ancak ben dilbilgisi iyi olan biri değilim yazımda yazım hataları olabilir aksini iddia etmiyorum. Yazdıklarımın özünün eleştirileceğini umuyorum. Ancak kişisel husumetleri nedeniyle içlerinde barındırdıkları kinleri benim dilbilgisi hatalarım üzerinden kusmak isteyenlerin yorumlarını cevap vermeyecek olsam da yayınlayacağımı bilmenizi isterim.
[…] Hoca ve Doruk Fişek ve Sezai detayları yazmışlar. Ben de belki bir diğer yazı ile kendi gördüğüm detayları tekrar […]
[…] Hoca ve Doruk Fişek ve Sezai detayları yazmışlar. Ben de belki bir diğer yazı ile kendi gördüğüm detayları tekrar […]
[…] çalıştayda olan biteni katılımcıların web günlüklerinden, Necdet Yücel, Doruk Fişek, Sezai Yeniay ve Zeki Bildirici ağzından izleyebildik. Pardus’un en temel üç problemi başarısız […]